27 Aralık 2012 Perşembe

İnsanın içinde kalır bazı şeyler…kalmaması gereken şeyler özellikle de..daha sonra iç kanamalara doğru yol alır kalbinden.iç kanamalarının kırmızı olduğunu bilir herkes ama bu iç kanama kalbinden çıkıyorsa bu gözyaşıdır ve maalesef kırmızı değildir...

28 Eylül 2012 Cuma

Net


Eylüle girmek üzereydik… Yazın ne kadar çabuk bittiğini anlamamıştım,aslında anlamam gerekiyordu.Yaz ayları da senin aşkın kadardı…Kısa ve yakıcı…Ardından buz gibi sulara bıraktın beni işte o zaman anladım ki sonbahar değil kış geldi.
Bir insan kış günü kendini soğuk sulara bırakır mı?Bırakıyordu işte…
 Belki ben yanmak istiyordum,herkes yazın sıcaklığından şikayetçiydi.Yanmak isteyenler de vardı diğer adıyla bronzlaşmak…Ben seninle yanmak istedim.
Hüzün ayı geldi işte ben artık bundan sonra böyle yanmam.
Ben artık sadece bronzlaşırım. 

Bitmeyen


Sessiz gidişleri hiç anlamadım neden sessiz gider insan yüreği gerçekten sessizleşmiş midir?
Yoksa yüreği haykırırcasına çığlık atarken isteyerek ….?
Sessizlik huzur verir gidene belki ama ya ben ? Ben işte o sessizlikte boğuldum..
Sessizlik  içinden çıkılması mümkün olmayan bir deniz olmuştu benim için.Vursa da kıyılara asla kurtulamamıştım…
Yıllarca kıyıya vurmayı bekledim kendimi  ama o gücü bulamamıştım.İstediğim kadar istediğim liman rahatlatsa da  beni  çıkamadım, o sessizliği sağlayan asıl limanımdı…Bulamadım…
 O liman beni kaybetmişti, ben şimdi kıyıdayım…artık sessiz, artık limansız ….

Ayna


Ben bugün ayna da yüzümü görmek istemedim.Ağlamış insanları sevmediğimden aynaya bakamadım… Sıkıldım ağlamaktan…çünkü ayna bana gülemezdi ki…Hafif bir tebessüm tamam her şeye yeter ama ya gözler… Onlar neden gülmüyor?Neden gözlerim hep ıslak?
 Kimseyi sevmiyorum!
Aynalar yalan söylemez ama ben söyledim…Kimseyi sevmediğimi söyledim.Çünkü kimi sevdiysem kırdı.Dost arkadaş aşk yalan.
paramparça oldum bende.Bu yüzden de aynaya bakamıyorum…
Kırık aynanız var mı ? 

21 Ağustos 2012 Salı

KALP

Bazen yanma hissi uyandırdı 
bazen  heyecanlandı
bazen 1 saniye durdu 
 bazen krize girdi
 bazen ağrıdı
 bazen sıkıştı
bazen nefret ettirdi
bazen sevdi
bazen kırıldı
bazen çok hızlı çarptı
bazen öldü….
Belki her şey değişti sürekli ama adı hiç değişmedi
Her zaman en büyük sevdaları en derin acıları yaşattı yaşatmasına da kendisi yaşayamadı her zaman….

Gözyaşları

İsteyerek hiç ağladığınız oldu mu?

Benim oldu…gülmek istediğim kadar ağlamak istediğimde çok oldu..en çok güldüm gülerken de ağladım J hayatımın her bölümünü gülerek geçirsem de bir ağlamam bütün gülmeleri yok edecek şiddette oluyordu…neden bu kadar takıyordum ki insanları,sözleri,….beni çok sevdiklerinden mi ya da beni sevmediklerinden mi…neden bunları düşünmeme sebep oluyorlardı ki belki de ortada bir şey yok fakat ah şu kuruntular!!! İnsanlar hep kendileri ne derse o olsun istediler bu zamana kadar ama olmadı ve hala diretiyorlar olmuyor işte arkadaş! Bırakın biraz zaman nasıl istiyorsa öyle akıp geçsin uğraşmayın zamanla… Zamanı durduran da biziz ilerleten de kimi beklemiyor bile zamanını…  Gülmeyi de zaman belirliyor ağlamayı da… ben zamanı beklerim beklemek daima yaralasa da   beklerim  isteyerek güldüm sebepsiz güldüm belki deli oldum ama güldüm bilmezler ki ihtiyacım var bilmezler ki yaralı… güldüm bazen gülümseme bazen  çatlarcasına …umurumda bile olmadı düşünenler …ağladım ama bu umrumdaydı işte düşünceler umrumdaydı …neden?
 Hiç bilemedim…isteyerek….

11 Haziran 2012 Pazartesi

Arkadaşım


Zamanla uzaklaşan arkadaşlıklar ediniriz,fakat hiç unutmayız onları...
Onlardan bir iz taşırız içimizde,
kalbimizde,
beynimizde...
Öyle özlenir ki uzaktakiler ...Uzak olduğu için mi ?
Ulaşamasakta özlediğimiz çok insan var.Hepsinde bir anı ve hepsini hatırlatan bir kaç damla gözyaşı...
Sonra güleriz elimizle kalbimizden akan yaşı, 'neyse geçti,iyiyim. ' diyerek sileriz.
Oysa iyi değiliz kim bilir ki kim anlar ki bunu?
Dil geçti der de kalp der mi hiç?
Ne zaman dil  kalple  aynı  şeyi söyledi ki ? Çok az...
İnsan geçmişini unutmaz unutamaz ,özlem de bu yüzdendir unutamadığımız için özleriz hatırladığımız için.Kimi aşkını kimi arkadaşını kimi işini...İlla ki insan olarak değil bir eşya bile özlenir.
Oysa herkes bir gün birbirinden ayrılacaktır bunu zaman yapıyorsa bu zamanı belirleyen de insandır.Ayrılmanın en gerçeği ise ölüm...
Özlersin senden gidenleri,alışamazsın yokluklarına ama yaşayanları uzakta da olsa yaşadığını bilirsin bu sana huzur,rahatlık verir.Ama ölüm olduğunda ne zaman hatırlarız?
Veren de  alan da,ayıran da kavuşturan da Allah değil mi?
Ölen ayrı özlenir yaşayan ayrı...Ve her iki göz yaşı ayrı akar...
Kimseyi kimsenin yerine koyamayız belki ama benzetiriz özlemek de böyle işte...Yanında olamazsın ama herhangi birinde ondan bir parça bulabilirsin..
Ama hayat herkesi farklı savuruyor kimini yola koysa da kimini düşürüyor.
Biz gerçek bir hayat yaşıyoruz çünkü;kalbimiz var... Seviyoruz,özlüyoruz,ağlıyoruz ve biliyoruz ki ölüm her an...Bu yüzden özlediysen ara seviyorsan söyle zaman çok kısa sen ondan bir haber beklerken belki de o...

Özlenen arkadaşlara...